Devrimci Tutsaklarla Dayanışmayı Büyütelim!

Devrimci Tutsaklarla Dayanışmayı Büyütelim!

Sınıfsız ve sınırsız bir dünya için mücadele edenlerin egemenlere verdikleri korkunun bir ürünü olarak ortaya çıkan cezaevleri bugün her zamankinden daha büyük bir sorumlulukla mücadelenin parçası olarak varlığını sürdürüyor. Devletin kendisine doğrudan meydan okuyanları ideolojik olarak etkisi altına alamayıp, şiddet yoluyla bastırmak için kurduğu cezaevleri, politik tutsaklar için zaman geçtikçe daha büyük haksızlıklara tanıklık ediyor. Özellikle dünyada ve ülkedeki mücadelenin kan kaybetmesi ile devletin saldırıları daha da boyutlanmış durumda. Ölümcül hasta tutsaklar serbest bırakılmamaktadır. 1600’e yakın hasta tutsağın 615’i sağlıklı olmayan hapisane şartlarında hayatta kalmak için direniyorlar.  İşkencelerin devam etmesi Türkçe dışındaki dillerde iletişim yasakları, disiplin cezaları, sohbet hakkının kullandırılmaması ya da sınırlandırılarak kullandırılması, aramalarda ağız içinin aranması, çıplak aramanın dayatılması,  görüşme yasağı, gazete ve mektup yasağı gibi hak ihlalleri yaşanmaktadır.  

Komintern 1920’de kurduğu Kızıl Yardım Örgütü :  1923 yılında Paris Komünü’nün  kuruluş günü olan 18 Mart’ı ; “Uluslararası Politik Tutsaklarla “ dayanışma günü olarak İlan etmiştir. Dünyanın her tarafında, 18 Mart’ta politik tutsaklarla dayanışma içinde olabilmek için etkinlikler düzenlenmektedir. Çünkü sadece ülkemizde değil  dünyanın her yerinde, emperyalist kapitalistlerin hegemonyası altındaki sistemlerde devrimci tutsaklara bu isanlık dışı uygulamalar yaşatılmaktadır. Devrimci mücadelede öne çıkmış ve tusak düşmüş insanlara ayrı bir hukuk uygulanıyor.  11 Eylül 2021 tarihinde ölümsüzleşen Dr. Abimel Guzman (Gonzalo) 29 yıl bulunduğu hapishanede hastalığından dolayı yaşamını yitirdi. Dr. Abimel Guzman ile tutuklanan Elena Yparraguirre Revoredo ağır tecrit koşullarında yaşamak zorunda bırakılmıştır. Yine ağır tecrit koşullarında tutsak edilenler arasında: ABD’de Siyah Panter hareketinden Mumia Abujamal, Filistinli Ahmad Saadat, Fransa’da sürekli tahliyesi ertelenen Georges Abdallah, İmralı Adası’nda tutsak edilen PKK başkanı Abdullah Öcalan ; tüm bu tutsaklar egemenlerin korkularından ötürü hukuksuzca ağır koşullara mahkum edilmişlerdir.

Ordu ve polis örgütlenmesi ile devletin baskı aygıtlarının temel unsurlarından biri olan cezaevlerindeki tutsaklar yalnız değildirler. Onların maruz bırakıldığı  hak ihlalleri ve hukuksuzluk  bütün işci sınıfına yapılmıştır. Bütün bu adaletsizliklere karşı sessiz kalmamak ve her fırsatta karşı bir duruş örgütlemek görevimizdir. Güçlü bir karşı koyuş ancak ve ancak örgütlü bir mücadele ile olacaktır. Bundandır ki hepimiz örgütlenmeli ve elimizi taşın altına koyarak ezenlerin çarkına çomak sokmalıyız.

İnsan onuruyla bağdaşmayan her türlü kötü muamele ve cezaya maruz bırakılan politik tutsaklar yalnız değildir. Bizler,  dışarıda onların sesi olarak, alanlarda hep bir ağızdan,  gücümüz yettiğince devrimci tutsaklara uygulanan haksızlıklara karşı çıkacağız. Bu vesileyle 18 Mart uluslararası Politik Tutsaklar gününde bütün politik tutsakların özgürlüğü ve hasta tutsakların serbest bırakılması için alanlarda eylemler yapmaya çağırıyoruz.  


ADHK Tutsaklarla Dayanışma Komisyonu

Mart 2025