ADHK'dan Açıklama: Emperyalizmin Kıskacında Ezilen Halkların Çığlığına Ses Ol! Mücadelesine Omuz Ver!

ADHK'dan Açıklama: Emperyalizmin Kıskacında Ezilen Halkların Çığlığına Ses Ol! Mücadelesine Omuz Ver!

Bugün dünya, emperyalist güçlerin çıkar çatışmaları nedeniyle savaşların alevlendiği, bu savaşların bedelini ise en ağır şekilde ezilen halkların ödediği karanlık bir süreçten geçmektedir. Emperyalizmin kanlı sahnesinde, halklar daha fazla ezilmekte, sömürülmekte ve katledilmektedir. Bu durum, dünya genelinde olduğu gibi özellikle Orta Doğu’da, başta Kürt ve Filistin halkı olmak üzere, mazlum halkların varlıklarını koruma mücadelesini zorlaştırmakta, onları yok oluşun eşiğine sürüklemektedir. İşte son Halep saldırısı da bunlardan biridir.

Emperyalist güçlerin çıkarları doğrultusunda hareket eden aktörlerin, bu çıkarları esas alarak sahadaki rollerini belirledikleri açıktır. Bu bağlamda İsrail Başbakanı Netanyahu’nun bir yıl önce yaptığı açıklamada, Büyük Orta Doğu Projesi’nin ikinci etabının başladığını vurgulaması, bugün yaşanan gelişmelerin habercisi niteliğindedir. O tarihten bu yana, mazlum Filistin halkına yönelik saldırılar hız kazanmış, Lübnan, Suriye ve hatta İran hedef alınmıştır. Bu saldırılar, emperyalizmin bölgede derinleşen bir kaos yaratarak halkları kontrol altına alma ve direniş odaklarını yok etme planının bir parçasıdır. Son olarak Suriye’nin Halep kentine, uzun yıllardır Türkiye devleti tarafından desteklenen, korunan ve eğitilen HTŞ(Heyet Tahrir eş-Şam) cihatçı faşist çeteler tarafından başlatılan saldırılar da bu planın bir parçasıdır. Bir yandan Kürt sorununu çözmekten, Kürtlerle ittifaktan söz edeceksin bir yandan da Kürtlerin kazanımlarının olduğu bölgelere saldırılar geliştireceksin. Bir yandan Esad ile görüşmeler yürütüp Barış içinde yaşama koşullarının yaratılmasından söz edeceksin bir yandan da Suriye’nin önemli kentlerinden biri olan Halep’i işgal saldırısı gerçekleştireceksin. Bu ikiyüzlülük ve kirli politikalarla, barış değil, daha fazla kan dökülmesini sağlayabilirsiniz. İran’ı abluka altına almak, destek güçlerini zayıflatarak planlanan saldırıyı gerçekleştirmek isteyen ABD emperyalizmi ve bölgedeki karakolu İsrail Halep saldırısının sinyalini vermiştir.
Türkiye’nin Rojava’daki rolü de bu emperyalist çıkar savaşının önemli bir parçasını oluşturmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti, Halep saldırısını kendi lehine bölge ile ilgili pazarlıklarda kullanacaktır.  Kürt ulusunun kendi kaderini tayin etme hakkını gasp etmeye yönelik bu savaş konsepti, Türk devletinin paramiliter güçlerini sahaya sürerek Kürt bölgelerine yönelik tehditlerini artırmasıyla daha da somut hale gelmiştir. Bu saldırılar, sadece Kürt halkının geleceğini karartmakla kalmamış, aynı zamanda geniş çaplı göçlere, toplumsal travmalara ve bölgesel istikrarsızlığa yol açmıştır.
 
Ezilen halkların yaşadığı bu acılar, emperyalist sistemin acımasız doğasını bir kez daha gözler önüne sermektedir. Her bir devlet, kendi çıkarlarını ve dahil olduğu blokların çıkarlarını esas alarak hareket etmekte, mazlum halkların sesi ise bu çıkar hesaplarının gölgesinde boğulmaktadır. Ancak tarihin bize gösterdiği gibi, ezilen halkların direnişi, bu çürümüş düzenin karşısındaki en büyük umut ışığıdır. Filistin’den Rojava’ya, Kürdistan’dan Lübnan’a kadar, halkların özgürlük mücadelesi, emperyalizmin karanlık planlarına karşı bir direniş destanına dönüşmeye devam edecektir.

ADHK olarak; bütün taraftarlarımızı, yoldaşlarımızı, dostlarımızı ve özgürlükten, ulusların tam hak eşitliğnden yana olan her insanı, bu direniş destanını güçlendirerek büyütmek ve zafere ulaşmasına zemin olmasını sağlamak amacıyla ; yaşadığımız ülkeler halklarının dayanışmasını da sağlayarak, saldırganlara olan tepkimizi sokaklara taşımaya, protestolar geliştirmeye çağırıyoruz.

Adalet ve özgürlük talebiyle direnen tüm halklara selam olsun!

Kahrolsun Emperyalizm ve her türden gericilik!
Tüm uluslara tam hak eşitliği!

Yaşasın Kürt ulusunun tam bağımsız, birleşik ve sosyalizm mücadelesi!

ADHK
3 Aralık 2024