İsviçre’de işçi sendikaları, siyasi parti ve örgütler artan hayat pahalılığına karşı kitlesel yürüyüş gerçekleştirdi.

Tuncay Özdemir / İsviçre

İsviçre’de artan yaşam pahalılığına karşı 16 Eylül Cumartesi günü işçi sendikaları, siyasi parti ve örgütler çalışan ve emekli ücretlerinin en az yüzde 5 oranında acilen artırılması temel talebiyle gösteri düzenlediler. Gösteriye Türkiye- Kuzey Kürdistan’lı göçmen örgütleri de katılım gösterdi. İsviçre Demokratik Haklar Federasyonu (İDHF) gösteriye ‘’Yoksullara Ekmek Yoksa Zenginlere Barış Yok!’’ yazılı pankart ile katıldı.

Unia sendikasının katılımcılar için İsviçre’nin her yerinden ücretsiz tren seferleri sunduğu gösteriye sendikaların verdiği sayıya göre yaklaşık 20.000 kişi katıldı. İsviçre’de 22 Ekim’de Federal Seçimler yapılacak, gösterinin bu seçimden bir ay önce düzenlenmesinin siyasi parti ve adayları üzerinde etki göstermesi bekleniyor.

İsviçre’de her geçen gün pek çok şey daha pahalı hale geliyor ve buna karşın çalışan ücretleri aynı oranda artış göstermiyor. Çok düşük düzeyde gerçekleşen çalışan ücretlerindeki artışlar ise yüksek enflasyon tarafından hemen yutuluyor. Artan kiralar, sigorta primleri, elektrik faturaları ve tüketim ürünlerindeki hızlı yükseliş karşısında çalışan ve emeklilerin satın alma gücü çarpıcı şekilde düşüyor. Bunun yanı sıra çok sayıda insan artık eline geçen parayı harcamak için iki kere düşündüklerini, dışarıda yemek yemediklerini ve tatile gidemediklerini vurguluyor.

Unia sendikasının başkanı Vania Alleva miting sırasında mikrofonları verdiği demeçte şunları söyledi: “Çalışanların azmi sayesinde ekonomi şimdilik iyi gidiyor. Son üç yılda çalışanların yüzde 90’ı için gerçek bir ücret kaybı yaşandı. Bu savunulabilir bir şey değil; genel ücret artışlarına ihtiyaç var.’’

İsviçre Sendikalar Birliği (SGB) başkanı Pierre- Yves Maillard, 7 Eylül 2023’te yaptığı basın açıklamasında “Durum çok açık: Üç yıldır reel ücretlerde düşüş yaşanıyor ve bu İsviçre tarihinde bir ilk!” demişti. Aynı basın açıklamasında SGB başekonomisti Daniel Lampart ise ‘’Aslında birçok toplu iş sözleşmesi enflasyonun otomatik olarak telafisini garanti ediyordu ancak bu gerçekleşmedi. Enflasyon işverenler tarafından otomatik olarak telafi edilmeli’’ diyerek işverenleri suçlamıştı.