24 Kasım Pazartesi günü, Inssbruck'da saat 19:00'da ADHF , Gewerkschaftliche Linke, DİDF, ALİ, Demkurd’un daveti üzerine Innsbruck Treibhaus’ta Ortadoğu uzmanı Thomas Schmidinger’in “Yeni Suriye – Cihadizm, Demokrasi ve Devlet Çöküşü üzerine söyleşi yapıldı.

Moderatörün Açılış konuşması ile başlayan Söyleşi Suriye’deki durumun burada yaşayan birçok insanı doğrudan etkilediğini, aynı zamanda bu kişilerin Avusturya’daki sınır dışı rejimi tarafından varoluşsal bir tehdit altında olduklarını vurguladı. Ayrıca pratik dayanışmanın önemine dikkat çekti. Açılış konuşması sonrası  Thomas Schmidinger, sahneye davet edildi.  Suriye’deki karmaşık duruma dair kapsamlı bir bakış sundu. Bölgenin büyük aktörleri arasında  Suriye Demokratik Güçleri kuşkusuz  yenilikçi Değişimden yana oldugunu aktardı. Çünkü kendisini yalnızca Kürt değil, çok etnisiteli, çok dinli, seküler ve demokratik bir yapı olarak tanımladıgını aktardı.

Schmidinger, Şam gibi şehirlerde farklı dini toplulukların ve ateistlerin nispeten barış içinde yaşadığını ve burada canlı bir LGBTIQ  bulunduğunu da aktardı.

Ancak Schmidinger, Suriye’deki durumun şu anda son derece kırılgan olduğunu da açıkça ortaya koydu. Bunun nedenlerinden biri, Al Sharaa’nın militan İslamcı güç temeli. Geçiş dönemindeki başkan bir yandan ılımlı bir profil çiziyor ve etnik ve dini azınlıklardan insanları kabineye alıyor, ancak bu kişiler çoğu zaman kendi topluluklarını temsil etmiyor. Ayrıca tüm kilit bakanlıklar hâlâ Al Sharaa’nın yakın çevresindeki isimlerin elinde. Schmidinger, merkeziyetçiliğin Suriye’deki sorunları çözemediğini belirterek federal bir Suriye’den yana olduğunu ifade etti. Bölgesel özerklik, demokratik bir Suriye’de uzun vadeli siyasi istikrarın tek anahtarı olduğunu aktardı.

Schmidinger ayrıca Avrupa devletlerinin sınır dışı etme girişimlerinin yalnızca insanlık dışı değil, aynı zamanda Suriye’nin gelecekteki gelişimi açısından da tamamen ters etki yarattığını vurguladı.

Bir yandan, yeniden Suriye’ye gönderilmek istenenlerin başında El Kaide bağlantılı kişiler geliyor. Ancak Suriye’nin zaten özellikle IŞİD olmak üzere çok sayıda tutuklu radikal İslamcıyla ilgili büyük bir sorunu var. Üstelik Avrupa kökenli savaşçılar da Suriye hapishanelerinde bulunuyor ve geldikleri ülkeler onları geri almayı pek istemiyor. Diğer yandan, bazı insanlar memleketlerine dönmek isteseler bile, burada oturum statülerini kaybetme korkusuyla dönmeye cesaret edemediğini aktardı. 

Söyleşi soru-cevap ve tartışma bölümü sonrası  bitirildi.

ADHK Enformasyon